İstanbul Aile Mahkemesi’ne açılan davada A.O. ile M. O.’nun 21 Nisan 2017 tarihinde evlendiği belirtildi. Bir yıllık evlilik hayatı boyunca eşi tarafından sürekli psikolojik ve fiziksel şiddete maruz kaldığını iddia eden M.O. dilekçesinde, “Aile büyüklerinin araya girmesiyle evlilik birliğini kurtarmak için çaba sarf etmeme rağmen eşimin şiddetinin artması üzerine boşanma kararı aldım. Kocam kızdırdığı ütüyü vücudumun belirli yerlerine basmak istedi. Belindeki kemerle şiddet uyguladı. Sabahları evden çıkarken kapısının arkasına sopa koyup, ‘Buna dokunma akşam bununla işim var’ diyerek tehdit ve baskı uyguladı. Kapıyı üzerime kilitleyip, evden çıkmama izin vermedi. Ziyaretime gelen yakınlarımla camdan konuşmak zorunda kaldım. Sıradan bir televizyon kanalını değiştirdiğmide eşimin ağır hakaretleri ve şiddeti ile karşılaştım.” dedi.
“EVLİLİK BİRLİĞİ ÇİLEHANEYE DÖNÜŞTÜ”
Davalı A.O.’nun daha önce de işyerindeki bir kadını tokatladığını dilekçesinde anlatan M.O.’nun avukatı, “Bu konuyla ilgili mağdur kadının çocukları A.O.’nun evinin çevresinde tehditkar dolaşınca müvekkilim ve eşi iki hafta akrabalarının evinde yaşamak zorunda kalmıştır. Yaşanan en son olayda müvekkilim M.O. evde sıradan bir televizyon kanalı değiştirince eşi yine şiddet uyguladı. Bunun üzerine babasından yardım isteyen müvekkilim eşyalarını bile almadan evden ayrılarak baba evine döndü. Müvekkilimin evlilik birliği geçen kısa süre içinde çekilmez bir hal almıştır. Evliliğin devamında eşler açısından bir menfaat kalmamıştır. Tarafların boşanmasına karar verilmesini istiyoruz. Davalı taraftan 20 bin lira maddi, 40 bin lira manevi olmak üzere toplam 60 bin lira tazminat ve aylık 500 lira iştirak nafakası talep ediyoruz. Ayrıca davalı eşin müvekkile yaklaşmaması için koruma kararı istiyoruz” dedi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder